Küresel imalat tedarik zinciri, verimli ve akıcı bir şekilde işleyebilmek için herkesin katılımını gerektiren tek ve entegre bir ticaret ekosistemidir. Teknoloji bu çözümün kritik bir parçasıdır.
24 Ağustos 2023
Robert Parker DP World
Günümüzün imalat tedarik zincirlerindeki inatçı sorunlarını çözmek, küresel iletişim ve işbirliği gerektiriyor.
Günümüzün imalat tedarik zincirlerinin karşılaştığı sorunlaı çoğu zaman ayrı ayrı ele alıyoruz. Envanter yönetimi sorunları, acil durum planlamasının kötü olmasından farklıdır. Tedarik zinciri görünürlüğünü sağlamak ve güvenilir tedarikçiler bulmaktan ayrı zorluklardır. Lojistikle ilgili zorluklar da çok ve çeşitlidir. Bunların hepsi temelde farklı şeylerdir.
Ancak bunlar o kadar birbirine bağlı ki, ancak bütünsel bir şekilde ele alırsak üstesinden gelebiliriz.
Küresel imalat tedarik zinciri, verimli ve akıcı bir şekilde işleyebilmek için herkesin katılımını gerektiren tek ve entegre bir ticaret ekosistemidir. Teknoloji çözümün kritik bir parçasıdır. Ancak teknoloji tam da işin başladığı yerdir. Sonuçta tedarikçiler, üreticiler ve müşterilerin tümü, imalat tedarik zincirinin hepimizin istediği gibi işlemesi için sürekli iletişim ve işbirliğine bağlı kalmalıdır.
İmalat tedarik zincirinde karşılaşılan en yaygın beş zorluk şunlardır:
1. Tedarikçi güvenilirliği
Son yıllarda, dünya çapındaki siyasi istikrarsızlıkla ilgili endişeler, Kuzey Amerika ve Batı Avrupa başta olmak üzere birçok ülkenin tedariklerini yakın bölgelerden yapma yöntemini (nearshoring) benimsemesine yol açtı.
Böylece tedarik zincirlerinin uzunluğu yalnızca fiziksel olarak değil sosyo-politik olarak da kısaldı. Kuzey Amerika otomobil endüstrisinin Meksika'da agresif bir şekilde büyümesi fiziksel kısalmaya, bazı Batılı şirketlerin tesislerini siyasi merkezlerden uzağa, güvenilir demokratik yönetim sistemlerine sahip ülkelere taşıması sosyo-politik kısalmaya örnek oluşturuyor.
Nearshoring, en zorlu tedarik zinciri sorunlarından bazılarının çözüm olasılığını artırıyor. Ancak tek başına başarı garantisi vermiyor.
2. Tedarik zinciri görünürlüğü
Tedarik zinciri görünürlük sorunları, karşılaşabileceğiniz diğer tüm sorunları bir araya getiriyor.
Gönderilerinizin dünyanın neresinde olduğu, hangi taşıyıcı tarafından taşınmakta olduğu, ne tür gecikmelerle karşılaştıkları, beklenen varış süreleri ve bunların envanteriniz için ne anlama geldiğine ilişkin etkili bir görünürlük olmadan, bilinen tüm zorlukların ele alınması neredeyse imkansız hale gelir.
Tedarik zincirini göremeyen bir imalatçı operasyonlarının kontrolünü kaybedebilir ve sonuçta iflas edebilir. Şirket bir süreliğine sendeleyerek de olsa ilerlemeyi başarabilir ancak mevcut ortamda zorluklar, körlemesine uçamayacak kadar büyük. 2023'te tedarik zinciri görünürlüğü işte bu kadar önemli.
Neyse ki buradaki çözüm nispeten basit: teknoloji. Tedarik zinciri görünürlük teknolojisi söz konusu olduğunda imalatçıların bu işe yalnız girmelerine de gerek yok. Artık şirketler uçtan uca bir hizmet sağlayıcıyla çalışabiliyorlar, bu da onlara tedarik zincirlerine dair tam bir görüş açısı sağlıyor.
3. Kötü envanter yönetimi
Doğru yazılım olmadan etkili envanter yönetimi giderek imkansız hale geliyor. Büyük şirketler bunu zaten biliyor. Bununla birlikte, hâlâ bir teknoloji çözümüne yatırım yapmak yerine, elemanlarının ellerinde bir tablet veya kağıtla depoda dolaşarak envanter yapmalarını tercih eden bazı küçük ve orta ölçekli şirketler var. Ancak bu dönem de uzun sürmeyecek.
Küçük ve orta ölçekli şirketlerin sorunu genellikle maliyettir, (yazılımlar çok pahalı olarak algılanıyor) karmaşıklıktır (yazılımın etkili olması için çeşitli acil çözümler sunması gerekiyor) veya kültürdür (envanter yönetimini eskiden beri manuel olarak yapmışlardır) ancak bu zorluklar kötü envanter yönetiminin getirdiği rekabet dezavantajlarının yanında giderek önemsizleşiyor.
Bu birkaç zorluk, teknoloji sayesinde kısmen veya tamamen çözülebilir. Ancak elbette küresel ticarette bize zorluk çıkaran her şeyi yazılım tek başına çözemez.
Lojistik zorluklar
Lojistik sorunlar hiçbir zaman tamamen ortadan kalkmayacak. İmalat sektöründe kime sorsanız size bunu söyler. Ekipman bulma sorunları, mekanik sorunlar, limanlar, karayolları ve demiryollarındaki darboğazlar, hava durumuyla ilgili olaylar, siyasi huzursuzluklar ve çok çeşitli onlarca sebeple, dünya genelinde taşınan yükler milyonlarca kez yeniden yönlendiriliyor.
Tipik bir imalatçının tedarik zincirinin çok geniş kapsamlı olması - yakın bölgeleri içerse ve en son teknolojiyle optimize edilmiş olsa bile - bir şeylerin ters gitmesi olasılığını çok artırır.
Bu da nakliyatçılar ve imalatçıları bir başka soruya yönlendiriyor:
Bir şeyler ters gittiğinde ne olur?
5. Acil durum planlaması
Küresel tedarik zincirinin beklenmedik durumlara karşı planlama yeteneğini optimize etmediği söylenebilir. Bu aynı zamanda tek tek şirketler için de geçerlidir.
Şu anda dünyada olup bitenleri düşündüğünüzde bu anlaşılır bir durumdur. Bir imalatçının tedarik zincirinde görünürlüğü yoksa (sorun No. 2), lojistik zorluklara (sorun No. 4) karşı nasıl etkili bir planlama yapabilir? Aynı imalatçının tedarikçi güvenilirliği sorunu varsa (sorun No. 1), bu durum kötü envanter yönetimi nedeniyle (sorun No. 3) daha da kötüleşecektir.
Sistem Düzeyinde Bir Sorun, Sistem Düzeyinde Bir Çözüm Gerektirir
İmalatçılar, teknolojiyi kullanarak veya güvenilir lojistik hizmetleri şirketlerini tercih ederek bu sorunların "bazılarını" çözebilse de bu, sistem düzeyinde bir sorundur ve sistem düzeyinde çözüm gerektirir.
Bu sorunu çözecek sihirli değnek yok. Ancak tedarik zincirindeki diğer oyuncularla işbirliği yapmadan, onların kararlılığı ve beraber çalışmaları olmadan, büyük kuruluşlar bile ihtiyaç duyulan tüm değişiklikleri gerçekleştiremez
Bu küresel bir sorun, yani dünyadaki herkesin sorunudur.